🎶 Build your English fluency through music you love. Try MusicLearn app now!

"Bring around" Kullanılan Anlamlar ve Kullanımı

İngilizce deyimsel fiilleri öğrenmek, akıcılığınızı önemli ölçüde artırabilir ve bugün çeşitli kullanımlara sahip olan bring around deyimsel fiilini inceliyoruz. bring around'ı doğru şekilde kullanmayı öğrenmek, İngilizce kelime dağarcığınıza yeni bir boyut katacak. Bu çok yönlü deyimsel fiilin, ikna etmekten yeniden canlandırmaya kadar birkaç önemli anlamı var. Bu yazıda, bring around'ın farklı anlamlarını keşfedecek, dilbilgisi yapılarıyla birlikte açık örnekler görecek, kullanışlı eş anlamlılar bulacak ve pratik sorularla bilginizi test edeceksiniz. Hazırlanın, İngilizce deyimsel fiillerde ustalaşmaya devam edin!

Farklı bağlamlarda 'bring around' deyimsel fiilinin kullanımlarını gösteren görsel

İçindekiler

‘Bring Around’ Ne Anlama Gelir?

bring around deyimsel fiili, basit bir fiil olan "bring" ile "around" edatının birleşerek farklı anlamlar yaratmasıyla ilgili ilginç bir örnektir. Esasen, bring around, bir kişinin ilk başta tereddüt ediyorsa veya karşı çıkıyorsa, onu fikrinizle ikna etme eylemine atıfta bulunur. Ayrıca, bayılma sonrası bilinci yeniden kazanmak anlamında da kullanılabilir. Üstelik, bir konuşmayı veya tartışmayı istediğiniz konuya başarıyla yönlendirmeyi de ifade eder. Anlamı, kullanıldığı bağlama göre değişebilir ve bu da onu öğrenmede bazen karışık ama oldukça kullanışlı kılar.

‘Bring Around’ ile Yapı

bring around (İngiliz İngilizcesinde bring round olarak da görülür), oldukça çok yönlü bir deyimsel fiildir. Çoğu İngilizce deyimsel fiilde olduğu gibi, anlamına göre yapısı biraz değişebilir ve çoğu zaman nesne "bring" ile "around" arasında gelir. Bu varyasyonları anlamak, bu deyimsel fiili doğru ve etkili kullanmanız için anahtardır. Gelin, bring around'ın temel yapıları ve anlamlarını daha yakından inceleyelim.

1. Anlam: Birini İkna Etmek veya Razı Etmek

Birini bring someone around ettiğinizde, onu başarıyla fikrinize ikna etmiş olursunuz. Yani, başlangıçta direnç gösteren, şüpheci veya farklı bir görüşte olan birini fikrinize çekmek anlamına gelir. "Around" burada, bir konumdan başka bir konuma geçiş anlamını taşır; mecaz yoluyla bir düşünceden diğerine geçmek gibi. Bu, bring around'ın en temel kullanımlarından biridir.

  • Yapı: Subject + bring + someone + around (to something / doing something)
    • Bu yapı ayrılabilir; nesne 'someone', "bring" ve "around" arasında gelir.
    • Örnek 1: Başlangıçta partiye gitmek istemedi, ama harika grubu tarif ettikten ve iyi müzik vaadinde bulununca bring her around etti.
    • Örnek 2: Uzun ve sabırlı bir tartışmadan sonra, sonunda biz onun fikrine bring him around ettik, yeni pazarlama stratejimizin faydalarını gördü.

2. Anlam: Birini Bilinci Yeniden Kazandırmak

bring around'ın önemli ve yaygın anlamlarından biri de, bayılmış veya bilinçsiz kalan birini yeniden uyandırmak veya bilincini tekrar kazanmasını sağlamaktır. Bu kullanım genellikle tıbbi veya acil durum bağlamında görülür, ancak daha genel durumlarda da kullanılabilir.

  • Yapı: Subject + bring + someone + around
    • Ayrılabilir yapı: 'bring [hasta] around'.
    • Örnek 1: Doktor, burun spreyi ve soğuk bez kullanarak baygın hastayı hızlıca bring around etti.
    • Örnek 2: Maç sırasında kafasını çarptıktan sonra, antrenör biraz endişe ile onu sarmalayarak ve ismini söyleyerek bring him around etti.

3. Anlam: Bir Konuşmayı veya Konuyu Yönlendirmek

bring around, bir konuşmayı veya tartışmayı belirli bir konuya veya noktaya ustalıkla ve bazen gizlice yönlendirmeyi de anlatır. Bu, söz konusu konunun ilgisiz veya uygun olmayan olabileceği durumlarda konuşmanın akışını değiştirmek veya önemli bir konuyu öne çıkarmak için bilinçli bir çaba anlamına gelir. Bir konuşmayı bring around etmek, sosyal beceri olarak oldukça faydalıdır.

  • Yapı: Subject + bring + the conversation/discussion/topic + around + to something
    • Burada nesne 'konuşma', 'tartışma' veya 'konu'dur.
    • Örnek 1: Çok diplomatik ve kurnazca bring the conversation around to his recent achievements without sounding boastful.
    • Örnek 2: Fark ettim ki konumuz dağılıyor, bu yüzden onu ana konu olan bütçe dağılımına bring the discussion around yapmaya çalıştım.

4. Anlam: Bir Şey Taşıma veya Teslim Etmek (Daha Çok Britanya İngilizcesinde)

Bazı bağlamlarda, özellikle Britanya İngilizcesinde, bring around bir şeyi birinin evine veya başka bir yere teslim etmek anlamına gelir. Bu, genellikle doğrudan taşıma veya götürme anlamındadır. Bu kullanım Amerikan İngilizcesinde pek yaygın değildir ama bilinmesinde fayda var.

  • Yapı: Subject + bring + something + around (to a place/person)
    • Öge 'something', "bring" ile "around" arasında veya sonrasında olabilir.
    • Örnek 1: "Okuduğum kitabı iade ettim. Akşam geçerken bana bring it around edebilir misin?"
    • Örnek 2: Yakışıklı yerel marketçi, büyük sebze siparişini bring the order around diye söz verdi.

Bu farklı anlamlar ve onların dilbilgisel yapıları, bring around'ı çeşitli İngilizce bağlamlarında kullanmanıza ve anlamanızı büyük ölçüde kolaylaştırır. Nesnenin (bir kişi ya da nesne) ve ardından gelen preposition'ların (örneğin "to") dikkatle analiz edilmesi, doğru anlamı anlamada önemli. Bu kalıpları öğrenmek, İngilizce deyimsel fiillerde ustalaşmanın temel taşlarından biridir.

İlgili Kalıplar ve Eş Anlamlılar

bring around ile eş anlamlı kelimeleri genişletmek, İngilizcenizi daha çeşitli, kesin ve sofistike hale getirebilir. Deyimsel fiilleri öğrenirken, eş anlamlılarını anlamak, anlamlarını pekiştirmek ve aynı fikri farklı ifadelerle dile getirme seçenekleri sağlar. Yazı veya resmi konuşmalarda özellikle faydalıdır. Belirli anlamına göre farklı eş anlamlılar uygun olur:

Eş AnlamlıAnlamÖrnek Cümle
PersuadeBirini ikna etmek, düşüncesini değiştirmeye çalışmak, başlangıçtaki direnci aşmak.Uzun tartışmadan sonra onu takıma persuade ettim.
ConvinceBirinin bir şeye kesin olarak inanmasını sağlamak, kanıt veya güçlü argümanlarla.Güçlü veriler gösterdi, beni ikna etti ve fikrimi değiştirdi.
ReviveCanlandırmak, tekrar hayata döndürmek veya bilinci kazandırmak.İtfaiyeciler hızlıca müdahale etti ve kişiyi revive etti.
ResuscitateBilinci yeniden kazanmak veya ölüme yaklaşmış birini kurtarmak, tıbbi yöntemlerle.Uzun uğraşlar sonunda resuscitate etti, ama kurtaramadılar.
SteerBir şeyi veya konuşmayı yönlendirmek, diplomatikçe taşımak.Ona konuyu düzgün şekilde steer etmeyi başardı.
InfluenceBirinin düşünce veya davranışını etkilemek veya yönlendirmek.Abisi onun kariyer tercihini influence etmeye çalıştı.

Bu eş anlamlılar, tekrarları önler ve incelikli anlatımlar yapmanıza yardımcı olur. Mesela, "persuade" genel ikna anlamında kullanışlıdır. "Convince" ise daha çok, bir şeyin doğruluğuna inanmasını sağlamakta daha uygun olur. "Revive" ve "resuscitate", bilinç kaybını giderme konusunda güçlendirilmiş alternatiflerdir. "Steer" ve "influence" ise, özellikle yönlendirme ve yön verme anlamlarına sahiptir.

Pratik Zamanı!

Hazırsanız, bring around deyimsel fiili hakkındaki bilginizi test etme zamanı! Bu kısa quiz, anlamların pekişmesine ve doğru kullanıma odaklanmanıza yardımcı olacak. En iyi seçeneği işaretleyin.

Soru 1: "Bring around" ifadesi ile ikna etmek anlamında doğru kullanım hangisidir? a) Güçlü kahve kokusu, bayıldıktan sonra onun tekrar bring him around etmesine yardımcı oldu.

b) Her zaman yeni arabasını konuşma konusuna bring around etmeye çalışır.

c) Uzun ve tutkulu bir tartışmadan sonra, sonunda onun yenilenebilir enerji konusundaki görüşüne bring him around ettim.

d) Yarın evime önemli evrakları bring around eder misin?

Doğru cevap: c

Soru 2: "The paramedics worked hard to _______ the unconscious cyclist _______ after the accident." Bu bağlamda bilinç kazanması için en uygun kelimeler hangileridir? a) bring / over

b) bring / around

c) take / around

d) make / around

Doğru cevap: b

Soru 3: Bir konuşmayı veya tartışmayı belirli bir konuya bring around etmek ne anlama gelir? a) Konuşmayı aniden sonlandırmak.

b) O konudan bahsetmekten kaçınmak.

c) Konuşma akışını başarıyla ve genellikle gizlice ona doğru yönlendirmek.

d) Konuşmayı daha karmaşık hale getirmek.

Doğru cevap: c

Soru 4: "Başlangıçta, ailem benim ara tatil planımı tamamen reddetti, ama sonunda onlara _______ göstererek _______ ettim." a) brought / on

b) brought / about

c) brought / up

d) brought / around

Doğru cevap: d

Quizde kendinizi nasıl hissettiniz? Eğer bazı sorular zorlayıcı geldiyse, önceki açıklamalara ve örneklere tekrar göz atın. Düzenli pratik ve maruziyet, bring around gibi İngilizce deyimsel fiilleri gerçekten öğrenmenize yardımcı olur.

Sonuç

Çok yönlü İngilizce deyimsel fiilleri, özellikle bring around gibi, öğrenmek, İngilizce yeterliliğinizi ve güveninizi artırmak adına çok değerli bir adımdır. Bu fiilin farklı anlamlarını—bir kişiyi fikrinizle ikna etmek, bilinci geri kazandırmak, konuşmayı yönlendirmek veya bir şeyi teslim etmek—iyi anlamak ve dilbilgisel yapılarıyla birlikte kullanmak, günlük iletişimde çok daha kendinize güvenir hale getirir.

Unutmayın, bağlam bu deyimsel fiilde çok önemlidir; anlam çoğu zaman cümledeki kullanımına bağlıdır. Kitaplar, filmler ve konuşmalarda bring around'ın nasıl kullanıldığını fark etmeye devam edin ve onu kendi konuşmalarınıza ve yazılarınıza katmaktan çekinmeyin. Bu aktif katılım, konuşurluğunuzu geliştirir, kelime dağarcığınızı genişletir ve günlük İngilizce anlama seviyenizi derinleştirir. İlerlemeye devam edin!