İngilizce Phrasal Verb’ü Anlama: Come Before
İngilizce phrasal verb’leri öğrenmek akıcılığınızı önemli ölçüde artırabilir ve bugün bu kullanışlı ifadelerden biri olan come before’u inceliyoruz. "Come before" kullanımını anlamak, İngilizce kelime bilginizi ve anlama yetinizi geliştirecek, iletişiminizi daha kesin hale getirecek. Bu makale, come before’un farklı anlamlarını, dilbilgisel yapısını, ilgili eşanlamlılarını inceleyecek ve bilgilerinizi pekiştirmek için pratik egzersizler sunacak. Bu phrasal verb’ün İngilizce becerilerinizi nasıl zenginleştirebileceğini görmeye hazır olun!
İçindekiler
Come Before Ne Anlama Gelir?
Phrasal verb come before genellikle bir şeyin, başka bir şeyden önce gelmesini ifade eder; bu, zaman, sıra ya da önem açısından olabilir. Ayrıca, genellikle mahkeme ya da resmi bir komite gibi birinin önünde görünmek anlamına da gelir. Bu farklı nüansları anlamak, come before’u çeşitli bağlamlarda doğru ve etkili bir şekilde kullanmanız için kilit önemdedir.
Come Before ile Yapı
Phrasal verb come before, çok yönlü bir yapıya sahiptir ve cümledeki kullanımı, iletmek istediğiniz özgül anlama bağlıdır. Genellikle ayrılmaz bir phrasal verb’dür, yani varsa nesne genellikle "before" edatından sonra gelir. Şimdi, ona özgü anlamlarla ilişkili yaygın yapıları inceleyelim. Bu kalıpları anlamak, İngilizce iletişiminizde come before’u doğru ve etkili şekilde kullanmanız için gereklidir; sıra, öncelik ya da resmi toplantılarda daha kesin cümleler kurmanızı sağlar.
Anlam 1: Zaman ya da Sırada Önce Gelmek
Bu, come before’un en temel ve en sık karşılaşılan kullanım biçimidir. Bir olayın, unsurun ya da dönemin diğerinden önce gerçekleştiği ya da dizide daha önce olduğu anlamına gelir. Bir şeyin kronolojik ya da sıralı bir ilişkisini kurar, olayların oluş sırasını ya da varlığını açıklar.
- Yapı: Özne + come before + İsim (Ardından gelen Nesne/Olay/Kişi)
- Örnek 1: In a traditional multi-course meal, the appetizers usually come before the main course.
- Örnek 2: For most children, learning to crawl comes before learning to walk, marking a key developmental stage.
Anlam 2: Bir Şeyden Daha Önemli Olmak (Öncelik Almak)
Come before bu anlamda kullanıldığında, önem ya da öncelik sırasını belirler. Bir şey, diğerinden daha değerli ya da önemli kabul edilir, kararları ve hareket tarzlarını yönlendirir. Bu kullanım, çoğunlukla derin değerleri, rehber ilkeleri ya da acilen ilgilenilmesi gereken durumları yansıtır.
- Yapı: Özne (Daha Önemli Olan Şey) + come before + İsim (Daha Az Önemli Olan Şey)
- Örnek 1: For dedicated emergency responders, the duty to save lives must always come before personal comfort.
- Örnek 2: In effective project management, ensuring the critical path tasks are completed often comes before tackling minor enhancements.
Anlam 3: Özellikle Yargı ya da Resmi Bir Değerlendirme için Birinin Önüne Çıkmak
Bu anlam daha resmi ve genellikle yasal bir çağrışım taşır. Bir kişinin ya da konunun, bir otorite, komite, mahkeme veya herhangi bir resmi kurum önüne inceleme, yargı ya da karar için getirilmesini ifade eder. Bağlam genelde ciddidir ve detaylı bir gözden geçirmeyi içerir.
- Yapı: Özne (Kişi/Dava/Öneri) + come before + İsim (Otorite/Grup/Mahkeme)
- Örnek 1: The witness is scheduled to come before the grand jury next Tuesday to provide testimony.
- Örnek 2: Any new policy proposal for the organization has to come before the board of directors for thorough approval.
Anlam 4: Bir Şeyden Daha Önce Ele Alınmak ya da Değerlendirilmek (Gündem/Görevler)
Bu anlam, hem zaman/sıra bakımından önce gelmek hem de öncelik sırasına sahip olmakla yakından ilişkilidir, ancak genellikle gündem maddeleri, iş akışındaki görevler ya da tartışma konuları için kullanılır. Burada, şeylerin hangi sırada ele alındığı ya da yönetildiği, genellikle etkinlik sağlamak ya da önceliklere odaklanmak için kasıtlıdır.
- Yapı: Özne (Değerlendirilen Madde) + come before + İsim (Diğer maddeler/görevler)
- Örnek 1: On today's packed meeting agenda, the budget review comes before the marketing strategy discussion.
- Örnek 2: Addressing the immediate system security vulnerability must come before any other software update to prevent data breaches.
İlgili İfadeler ve Eşanlamlılar
Eşanlamlıları anlamak, İngilizce kelime dağarcığınızı önemli ölçüde genişletebilir ve benzer fikirleri farklı, ince anlamlarla ifade etmenize olanak tanır. İşte "come before" ifadesinin çeşitli anlamlarıyla ilgili bazı sözcük ve deyimler, özgül çağrışımları ve kullanımlarını gösteren örnek cümlelerle birlikte:
| Eşanlamlı | Anlam | Örnek Cümle |
|---|---|---|
| Precede | Zaman ya da sırada bir şeyden ya da birinden önce gelmek, önce olmak. | The introductory remarks will precede the main presentation. |
| Antedate | Tarih olarak bir şeyden daha önce olmak; önceye tarihlenmek. | This handwritten manuscript antedates the first printed version by nearly a century. |
| Take precedence over | Bir şeyden ya da birinden daha önemli kabul edilmek. | In emergency situations, safety protocols take precedence over routine procedures. |
| Appear before | Yetkili bir kişi ya da grup önünde resmi olarak görünmek. | The applicant had to appear before the admissions committee for an interview. |
| Lead up to | Bir olaydan önce gerçekleşip onun hazırlığı olarak yer almak. | The weeks of intense training lead up to the championship game. |
Pratik Zamanı!
Come before’u ne kadar anladığınızı birkaç soruyla test edelim. Her cümleyi dikkatlice okuyun ve anlam için bağlama en uygun veya phrasal verb’ü doğru kullanan seçeneği işaretleyin.
Question 1: Which sentence correctly uses "come before" to mean 'precede in time'?a) The detailed planning stages must come before the execution of the project.b) His personal ambitions often come before the collective goals of the team.c) The controversial case will come before the Supreme Court next term.d) In this ethical dilemma, principles should come before convenience.
Correct answer: a
Question 2: "In our company's philosophy, customer satisfaction must _______ short-term profits." Which phrase best completes the sentence to indicate priority?a) come afterb) come beforec) come withd) come around
Correct answer: b
Question 3: The nominated candidate was understandably nervous to _______ the selection committee for the final interview.a) come afterb) come beforec) come byd) come into
Correct answer: b
Question 4: Choose the sentence where "come before" means 'to appear in front of an authority for consideration or judgment'.a) In the cycle of seasons, spring always comes before summer.b) My commitment to my family's well-being comes before my desire for leisure.c) The proposal for the new community center will come before the town council next Monday for a vote.d) In a well-written book, the preface often comes before the first chapter to set the context.
Correct answer: c
Sonuç
Come before gibi İngilizce phrasal verb’lerde ustalaşmak, İngilizcenizin gelişiminde ve daha doğal bir şekilde iletişim kurmada büyük bir adımdır. Onun farklı anlamlarını – zaman ya da sırada önce gelmek, önem sırasına göre öncelikli olmak veya bir otorite önünde görünmek – bilmek ve cümleleri buna göre yapılandırmak, daha ince ve doğru ifadeler kullanmanızı sağlar. Come before’u çeşitli bağlamlarda kullanmaya devam edin, ana dili İngilizce olanların kullanımını gözlemleyin, böylece İngilizce kelime bilginizdeki güveniniz ve akıcılığınız her geçen gün artacaktır!
